Bu makalede; işçiye fesih bildiriminin noter yoluyla gönderilmesinin zorunlu olup olmadığı, fesih bildiriminin personele elden imzalatılmasının sorun teşkil edip etmeyeceği ve çalışma performansından memnun olunmayan personelin işten çıkarılma nedeninin nasıl yazılması gerektiği konusunda hukuki görüşümüz anlatılmaktadır.

Öncelikle, iş akdi feshedilecek personel ile şirket arasında yazılı bir sözleşme yapılıp yapılmadığı ve personelin şirkette ne kadar zamandır çalışıyor olduğu bilgilerine göre durum değişiklik gösterebilmektedir.

İşçi ile şirket arasında yazılı bir iş sözleşmesi bulunması durumunda, sözleşmede işçi lehine olan hükümlerin ve sürelerin göz önüne alınması gerekmektedir. Eğer işçi ile yazılı bir iş sözleşmesi bulunmamakta ise iş kanunu hükümleri göz önüne alınacaktır.

İş kanunun 17. Maddesine göre, iş akdi feshetmek istenilen personelin hizmet sözleşmesini feshetmek amacıyla gönderilecek bildirim, fesihten; işi altı aydan az sürmüş olan işçi için 2 hafta önce, işi altı aydan 1, 5 yıla kadar sürmüş olan işçi için 4 hafta önce, işi 1.5 yıldan 3 yılı kadar sürmüş olan işçi için 6 hafta önce ve işi 3 yıldan fazla sürmüş olan işçi için 8 hafta önce yapılmalıdır.

Eğer personel ile yazılı bir iş sözleşmesi mevcutsa ve bu sözleşmede kanunda belirtilen sürelerden daha uzun süreler belirlenmiş ise sözleşmede belirlenen süreler geçerli olacaktır. Aksi takdirde personele yapılacak fesih bildirimi sonrası, personelin ne kadar zamandır çalıştığı göz önüne alınarak belirlenen süre dolduktan sonra sözleşme sonlanmış olacaktır. Örneğin; işçi şirkette 2 yıldır çalışmakta ise işçiye fesih bildirimi yaptıktan 6 hafta sonra iş akdi sonlanmış olacaktır. Bu 6 haftalık süre içerisinde işçi-işveren ilişkisi aynen devam edecek olup işçiye iş süresi günde iki saatten az olmamak üzere iş arama izni verilmesi gerekecektir. Fakat işçi isterse, şirkete bildirmek şartıyla iş arama izin saatlerini birleştirerek toplu kullanabilir.

İş Kanununun 19. Maddesine göre; işveren fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Bir işçinin, hakkındaki iddialara karşı savunmasını almadan; belirsiz süreli iş sözleşmesi, o işçinin davranışı veya verimi ile ilgili nedenlerle feshedilemez.

Öncelikle; İş sözleşmesini, işçinin çalışma veriminin yeterli olmadığı gibi gerekçelerle yapılacak bir fesih söz konusu ise bu bildirimde personelin savunması için şirket tarafından yeterli süre verilmeli ve bu süre bildirimde belirtilmelidir. Verilen süre içerisinde savunmasını yazılı olarak yapması gerektiğinin ve savunmasını bu süre içerisinde yapmadığı takdirde savunma hakkından vazgeçmiş sayılacağı hususunun bildirimde belirtilmesi gerekmektedir.

Fesih bildiriminin işçiye elden veya postayla tebliği çok önemlidir. İşçinin elden tebliğ durumunda imzadan imtina etmesi durumunda işbu durum, şahitler huzurunda tutanak altına alınmalıdır. Ancak şahitler huzurunda düzenlenecek bu tutanakta, fesih bildiriminin işçiye ibraz edildiği ve işçinin okuduğu ancak imzadan imtina ettiği için şahitler huzurunda bu tutanağın tanzim edildiği belirtilmelidir. Dolayısıyla tutanağa sadece “işçi tarafından tebellüğ edilmemiştir.” İfadesi yeterli değildir. Ayrıca ve açıkça; bildirimin işçiye ibraz edildiği, işçinin okuduğu ve imzadan imtina ettiği belirtilerek tutanağı tanzim etmek gerekmektedir.

Bununla birlikte tutanakta imzası olan şahitlerin ihtilafın yargıya intikal etmesi halinde tanık olarak dinlenmesi ihtimali gündeme gelebilecektir. Eğer açılabilecek bir davada tutanağı imza edecek kişileri şahit olarak dinletmek mümkün olmayacak ise fesih bildiriminin noterden yapılması daha sağlıklı olacaktır.

Diğer yandan kanun tarafından fesih bildiriminin açık ve net bir şekilde bildirilmesi için getirdiği zorunluluk dikkate alındığında işçiye kafa karıştıran bir bildirim sunulmasının uygun olmadığını düşünmekteyiz. Önelli fesihler ve haklı fesihler için ayrı ayrı metinler oluşturulmasının daha uygun olacağını belirtmek isteriz.